31 Mayıs 2013 Cuma

Yeni modalar...

Bazı zamanlar vardır, çaresizliğinizi daha çok hissedersiniz.. . İşte bu hissiyat içinde düşüncelerimi paylaşmak istedim..

Son günlerde Taksim Gezi Parkındaki olayları içim cızlayarak seyrediyorum. Bir kısım duyarlı insanın sadece doğayı korumak için maruz kaldığı sıkıntıyı gördükçe üzülmemek elde değil. Doğanın tahribinin sebebi ise oraya kapitalizmin bize en büyük armağanlarından biri olan süslü püslü allı pullu bir AVM yapılması..

Bu meselenin iki ciheti var; birincisi doğanın tahribi ile ilgili. Resulullah  'Hurma sizin halanızdır' diyip her ağacı akrabamız gibi benimsememizi istiyor. Efendimiz tarafından  “Kıyamet kopmaya başladığında birinizin elinde bir ağaç fidanı bulunsa, kıyamet kopmadan onu dikmeye gücü yeterse hemen diksin” sözlerine muhatap olan bizlerin tek bir ağacı incitirken bile vicdanımızın sarsılması gerektiğini düşünüyorum.

Meselenin öbür ciheti ise kapitalist zihniyetin bize dayattığı AVM modası…

“Boş bulduğunuz yere AVM açın.
AVM dikecek bir boşluk bulamadıysanız orada olanı yıkıp yerine AVM yapın.
AVM ile gençliğin isyanı ne alaka değil mi?
Hafta içi okul saatinde AVM'lere gidin bir bakın.
Oradaki karşılaşmayı bir görün. Parası olanlarla olmayanların karşılaşmasını. Mesela Bakırköy'e bir uzanın.
Gençlerin yüzündeki isyanı, öfkeyi, hasedi bir görün.
Aile terbiyesi mi dediniz?
Oysa ben size ne vakittir AVM terbiyesi diye bir şeyden bahsediyorum.
AVM terbiyesi evet. Y kuşağını, AVM terbiyesinin kodları ile düşünün”

diyor çok sevdiğim bir yazar.

Adım başı AVM açılıp insanlar binalara tıkıştırılıyor, süslü vitrinler vesilesiyle ihtiyacı olmamasına rağmen almaya teşvik ediliyor, zamanı geldiğinde ödenemeyen kredi kartları giderek büyüyen faiz yükü altında yüzlerce binlerce insan eziliyor.. Yuvalar yıkılıyor, intiharlar artıyor, depresyon hastalığı her yanımızı sarıyor... Düşünebiliyor musunuz kimi insanlar bunaldığında, içi sıkıldığında “alışveriş yaparak” kendini rahatlatıyor.. Ve en acısı da bunlar bize çok normalmiş gibi sergileniyor…  

Demek istediğim şu ki, AVM’lerin açılması gibi kapitalist adımlar hiç de görüldüğü gibi masum değil, bu adımların çok geniş bir etki alanı var; bize tüketim toplumu olmayı, bizim için aslında pekçoğu lüks olabilecek ürünleri ihtiyacımız haline getirerek bütçemizi sadece kendimize ayırmamızı, böylece infakı azaltmamızı sağlıyor… Zenginler zenginleşiyor, fakirler fakirleşiyor; bir taraftan birileri kendini koruması için yüz Mercedes kiralarken, öbür taraftan insanlar Allahın kendilerine verdiği rızkı zenginler vesilesiyle vermesine rağmen zengin onun hakkını vermediği için açlıktan ölebiliyor. Manevi değerler yok oluyor, üstünlük takvada olması gerekirken maddi kıstaslarda oluyor..

Hepimizin vatanının doğal güzelliklerini koruyan vatandaşlara katılamasak da, elimizden hiçbirşey gelmese de en azından dua edelim, Allah insanlara doğayı harap etmeyi nasip etmesin diye..

Çevremize karşı duyarlılığımızın ve bilincimizin artması duası ile…