30 Mayıs 2013 Perşembe

Bir Ayet Hakkında

Allah, size, emanetleri mutlaka ehline vermenizi ve insanlar arasında hükmettiğiniz zaman adaletle hükmetmenizi emrediyor.
Doğrusu Allah, bununla size ne güzel öğüt veriyor! Şüphesiz ki Allah, hakkıyla işitendir, hakkıyla görendir.

Nisâ Sûresi(4,58)

  
Bu ayetin nüzul sebebi Mekkenin fethindeki bir olaya dayanıyor. Kabenin anahtarları Osman b. Talha’nın elinde, o zamanlar o müşrik, anahtarları Peygamber efendimize vermek istemiyor, Hz. Ali ondan alıp Resulullaha veriyor, Resulullah Kabeye girip putları yıkıyor, sonra amcası Abbas Kabenin anahtarlarının ona emanet edilmesini istiyor. Eskiden hacılara su dağıtma işi de onda olduğu için her iki işi de üstlenmek istiyor. Ancak bu ayet nazil olunca Peygamber efendimiz anahtarı amcasına vermeyip geri Osman b. Talha’ya veriyor. Osman b. Talha da bu olaydan etkilenip şehadet getiriyor.

Bir tarafta hem Müslüman hem de öz amcası var, ama işi ehline verme gereği dolayısıyla bu görevi Müslüman dahi olmayan birine veriyor ve tek sebebi onun bu işin ehli olması.

Bu ayetin tefsirinde şöyle bir kısım var: “..kişinin kullanıp sahibine iade etmek üzere aldığı eşya emanet olduğu gibi, devletin hizmet makamları da emanettir, ilim,din,anlaşma, komşuluk hakları da emanettir….” Yani kısacası, bu olay genele yayılarak bize ve özellikle yöneticilerimize nasıl davranmamız gerektiğine dair ışık tutuyor.
  

Bunlar ışığında düşününce, hükümetin yaptığı bir kısım atamalar, ya da kurumlardaki bir kısım terfilerde iş eğer ehli olmayana, yani benim anladığım kadarıyla işi en iyi şekilde yapacak kişiye verilmiyorsa müsbet olduğu için ya da bunun dışında hangi sebeple terfiler yapılıyor olursa olsun, Kurana aykırı olmuş oluyor diye düşündüm…